29 Eylül 2011

KAHVALTI,KINA,DÜĞÜN VE BLOGUMUN YAŞ GÜNÜSÜ:)


Merhabalar efenim merhabalar,nasılsınız cümleden diye bir giriş yapalım bakalım da sonu nasılsa gelir :)
Neler yapmadım ki bu günlerde,koşturmaca devam ediyor işe başlamadan son günlerin tadını çıkarıyorum nasılsa işe başlayınca bu kadar rahat olamayacağım,gerçi çalışırken de her şeye yetişiyordum ama şimdikinin rahatlığı başka:)

Malumunuz okullar açıldı ,büyük oğlum bu sene yanımda daha ne isterim ,oda okuluna gidip geliyor,küçüğü deseniz oda aynı ilk veli toplantımız yapıldı.Son cümlemi yazarken aklıma geldi aslında bu blogu ilk açmamda ki amaç çocuklarımın yaptıklarını paylaşmak gelecekte onlara bir günlük bırakmaktı fakat onlar büyüdükçe benimde onlar hakkında paylaşımlarım azaldıkça blog günlük olmaktan çıkıp bu şeklini aldı.

Neyse gelelim benim cephedeki sağlık sorunlarıma,iğneye ipliği geçirirken gözlerimi kısmaya başlamıştım doktora gitmek vaktidir dedim ve gittim sonuç bir numaralı gözlük ve daimi takılacak ve hiç yakışmadı bana hiç sevemedim nasıl alışacağım bilmiyorum.Ayrıca şeker hastalığının başında olduğumda ortaya çıktı genel kontrol için doktora gittiğimde öğrendim.Diyet yapıp kesinlikle kilo vermem gerekliymiş sabah akşam altı ay boyunca kullanacağım bir ilaç ve günde bir saat yürüyüş önerdi doktor,eğer yapmazsam bu dediklerini ilerki yıllarda insülüne bağlı yaşarmışım eğer yaparsam da daha başında olduğum için engelleyebilirmişim her şey  benim elimde yani.Bir haftadır sıkı diyetteyim ve yürüyüşlerimi yapıyorum,zor bir süreç beni bekliyor ama sağlık için mecburen katlanmam lazım...

Üstteki fotoğraf öğrencimin evinde bir kaç arkadaşı ve benim için hazırlanmış 12 değişik birbirinden harika lezzetlerdi tabi o zaman diyette falan yok hepsinden değil ama yiyebildiğim kadarından yemiştim:)



Ve bu gördüğünüz kahvaltı masasını annemlerin bahçede Bursa'dan gelen misafirlerimiz için hazırladım.Orada görünen bazı kahvaltılıkların ayrıntılı görüntüsünü görmek ve tarifilerimden yararlanmak isterseniz hemen sizi buraya alalım lütfen:)








Kuzenimin(dayımın kızı) düğünü vardı misafirlerimizde onun için gelmişlerdi.





Fotoğraflar kına gecesi ve düğünden...







Veeeeeeee son konumuzda;blogumun yaş günü:) Blog camiasında beş yıldır bende sizlerleyim,yorumları ile beni yalnız bırakmayan tüm arkadaşalrım hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim,çok güzel arkadaşlıklar çok güzel dostluklar edindim blogum sayesinde,siz olmasaydınız bu kadar yıl sürdüremezdim,bazı zamanlar buralardan uzaklaştığım oldu ,bazı zamanlar sadece  sizleri  okuyup yorum yapamadan çıktım ama her halukârda sizinleyim ve siz istediğiniz sürece buradayım.Blogumun ilk yaş gününde yazdığım yazıyı okumak isterseniz buraya bir tık yapmanız yeterli:)
İyiki varsınız,iyiki benimlesiniz sizi seviyorum arkadaşlar...

13 Eylül 2011

Deniz,Kum,Güneş Kısaca Tatil....


Merhaba,ilk kez bir bayramda tatile çıktık ,tatil yerlerinde hiç bayram yok onuda görmüş oldum:) Büyük oğlum artık kocaman bir delikanlı olduğundan bu yıl ilk kez bizsiz arkadaşları ile  tatil yaptı,öyle olmasına rağmen eşim çok ısrar etti onunda bizimle gelmesi için ama oğlum istemediği için onu evde bırakarak Ömer ile birlikte düştük Antalya yollarına...
Yıllardır bildim bileli Kemer'de aynı yerde kalırız ben bir çok kez gitmemişimdir eşim çocuklarla tek başına gitmiştir.Dört yıldır gidememmiştik,orada belli bir çevremiz var arkadaşlarımız var denizinin çok güzel olduğunu,kaldığımız yer denize sıfır bir yer tüm bunlar için tatil dendi mi yer hep aynı,benim tatil anlayışımda sadece deniz yok zaten denizi sevmem birde kapalı olunca işkence oluyor resmen deniz,zaten denizede girmedim sayılır millet plajda bikinilerle güneşlenirken ben olduğum gibi, çok ilginç görüntü aslında ama yapacak da bir şey yok öyle işte:)
Genelde kafede oturup denize girenleri seyrettim,yada balkonda oturup kitabımı okudum.
Bir kere çarşıya gezmeye gittim oda kızları kıramadım,orada kızlar vardı tanıdık, yoksa hep aynı kemer çarşısında görecek çok da bir şey yok bana göre.

Bol fotoğraflı bir post baştan uyarayım ben:P


Kız kardeşimin kayın validesi Antalya merkezdeler,onlar bayramdan önce oraya gitmişlerdi,bir gün onların denize girdikleri yere gittik üstteki ve alttaki fotoğraflar oradan kareler...







Ömer normalde sudan korkar bir banyo yapma faslımız var evlere şenlik yüzünü anında kurular banyodayken düşünün her kafa yıkma işlemi biter ve yüz kurulanır,o derece korkar,açıkçası denizde de yüzebileceğini hiç ummuyordum,önceki yaz bir havuz maceramız hüsranla sonuçlanmıştı yüzmeye karşı çok isteksizdi,taki kemerde kendini denize atana dek gittiğimiz andan gelene dek zorla çıkardık denizden onu.Babası sayesinde yüzmeyi öğrendi hemde ikinci gün yüzüyordu artık,ancak gözlüksüz denize girmedi hiç o gözlükler hep vardı...




Kendi kendimi fotoğraf çekerken arkadaki karede de eşim ve oğlum var çok gülmüşüm ama sevdim bu fotoğrafımı:) Bir gecede kumsalda ateş yaktılar ve eğlence oldu,eğlenenler çok güzel eğlendi bense sadece seyrettim tabi.


Üstteki fotoğraf cafeden denizin görüntüsü oturduğum yerden müzik eşliğinde kâh derin düşüncelerde,kâh hareketli müziğin etkisi ile coşkulu bir şekilde denize girenleri ve babası ile oğlumu izledim.
Bizim son günümüzde çok yakın komşum ve arkadaşım (ortadaki bayan) geldi bir gün beraber olabildik ama yinede çok güzel bir gündü....


Son akşamımızda Kemer'de yaşan arkadaşlarımız yemeğe davet ettiler bizi çokk güzel bir sofra ve çok güzel güler yüzü ile ağırladı bizi sağolsun.Baştaki fotoğrafa dikkat el arabasının içinde ateş yakıp balıkaları orada kızarttılar,"seyyar mangalımız" dedi arkadaşımız "rüzgarın yönüne göre yer değiştiriyoruz" çok gülmüştük ama çokda mantıklı aslında dimi ama:)

Şimdilik hoş ve esen kalınız....

4 Eylül 2011

DOĞUM GÜNÜM


Evett acaba kim doğmuş bugün:P ?
Tam tamına 38 yıl önce dünyaya gelen bu kişi  bu blogun yazarı çokk sevgili muko:)
,38 yıl geçmiş ömürden ancak hiçte kendimi otuz sekiz yaşımı bitirmiş otuz dokuza girmiş gibi histtemiyorum, ben daha on sekiz yaşımdayım ruhum genç benim derlerya bende onlardanım galiba:)

Acısı tatlısı ile koskocamn otuz sekiz yıl içinde neler barındırmaki bu geçen yıllarda;çokk ama çokk güzel geçen çocukluk yılları,gençlik yıllarını yaşayamadan evlilik yıllarına geçiş,ardından iki tane dünya güzeli evlatların büyümesi ve iş hayatı her şey yaşanması gerekli ve yaşandı geçti,daha bakalım neler göreceğiz ömrümüz yettiği sürece.Önemli olan insanlık insan olabilmek her ufacık şeyden bile mutlu olmayı becerebilmek,becerebilene aşk olsun efenim duygusala bağlamadan yazımızı bitirelim eğer beni daha yakından tanımak isterseniz sizi buraya alalım lütfen 2008de yaş 35 olunca yazdığım bir yazıydı.

Bu post otamatik yayınlanacak lakin yayına girdiği anlarda ben evimden uzakta Antalya'da tatilde olacağım,dönünce görüşebilmek ümidi ile hoşçakalınnnnn...