Dün Enes'in ara kernesi verilecekti dolayısı ile okulda toplantı vardı..Başlıktada yazdığım gibi eve moralim çok bozuk bir şekilde döndüm..Her zaman ki gibi eşimin gelmeyişi ile tek başıma gittim toplantıya..Notları güzel kötü değil fakat oks de bir yere yerleşebilmesi için net sayısını 10 veya 15 net daha yükseltmesi gerektiğini bunuda Enes isterse yapabileceğini söyledi rehber öğretmenimiz,zaten üzüldüğüm nokta bu, zeki çocuk çok şükür çalışırsa yapamayacağı yok,ama azim ve gayreti hiç yok :( Neyse rehber öğretmeni Enes'e inandığını yapabileceğini söyledi..Sıra gelmişti branş öğretmenleri ile görüşmeye; hemen hemen hepsi derslerde uyuduğunu ilgisiz olduğunu son bir aydır vazgeçtiğini herşeyi boşladığını söylediler..Umarım geçici bir dönemdir ve en kısa sürede toparlanır zaten ne kaldıki şuradabir buçuk ay gibi bir süre daha sıksa dişini de oda bizde rahatlasak...
****
Asıl benim moralimin bozulmasına sebep;son branş öğretmenine gittiğimde elimde çizelgeye baktı ve Enes için;benim derslerimde uyuyan bir öğrenci için yapabilecek hiç bir şeyim ve diyecek hiç bir sözüm yok demesii heleki bunu kalabalığın içinde demesine çok üzüldüm:( Enes'in gittiği okula ,üstlendikleri misyona yakıştıramadım bu davranışı..Tamam bu meseleyi bizim çözmemiz gerekli,ancak ana babadan sonra öğretmen gelmez mi? Bu şeklide davranması hoş mu?..
Türkçe öğretmeni ile sorunları olduğu halde çok güzel konuştuk çözümler üzerinde fikir alışverişinde bulunduk,Enes'i derste cep telefonu ile mesajlaşırken yakaladığı halde bu şekilde davranmadı gayet güler yüzlü konuştu,öteki öğretmenin yaptığı ise çok zoruma gitti..
*****
Evedönünce babayla olan iletişimin nasıl olacağındaydı,kapıda karşıladı beni babası içerde onun duymasına engel olucak şekilde "anne ne olur bişey söyleme babama zaten bu sıra aramız iyi bozulmasın" demesi karşısında ortada kaldığımı sıkıştığımı hissettim..Ama söylemeden her bir şeyi saklamak olmaz dı telefon meselesinden hiç bahsetmedim ama uyuduğunu söyledim.. Tabi koptu kızılca kıyamet :( çok kızdı bağırdı, çağırdı, sakinledi, yine kendi yaşamından örnekler verdi sonra ben girdim devreye konuştu konuştu konuştuuk konuştukkkkkkk... Aslında her zaman yaptığımız gibi.. Gözyaşları ve hıçkırıklar arasında sözler verildi..İnş en kısa sürede kendini toparlar azimli gayretli bir öğrenci olur tek istediğimiz onun iyiliği onun geleceği için, inşallah bunun farkındadır...
Ağladı ağladıı uyuduuuuuu :((
*****
Gelelim Ömer beyimize,ara karnede herşey süper hepsi çok iyi ama ben oğlumun çok iyi olmadığını biliyorum..Yazma becerisine iyi demiş ama yazısı çok bozuk mesela,okuma becerisne çok iyi demiş ama halen seri okuyamıyor..Bizim öğretmenimize göre herşey süper herkes çok iyi açıkçası anlamış değilim..Mesela yazısı çok bozuk Ömer'in ama önemli değil diyor istediği zaman düzgün yazıyor mu yazıyor yeterli öğretmene göre,yılların çok tecrübeli bir öğretmeni herkes çok övüyor..Ama bende yeğenim Aysima'nın öğretmeni ile karşılaştırıyorum ister istemez,mükememeliyetçi bir öğretmen en ufak bir hatayı kabullenmiyor inci gibi güzel yazıyor yeğenim,en ufak bir bozuklukta sildirip yeniden yazdırıyor veya sayfayı yırttığı bile olmuş,dkkada 70 kelime okuyor yeterli görmüyor .Bizim öğretmenimizde tam tersi "sıkmayın çocuğumu diyor Ömer için,o bizi şaşırtacak ben eminim bundan "diyor..İki farklı öğretmen iki farklı zıt kutup gibi eğitim ..Açıkçası aklım çok karışık...